İhracat Sektörleri

Bilgi, İletişim ve Teknoloji

    Add a header to begin generating the table of contents
    Scroll to Top

    Bilgi, İletişim ve Teknoloji Sektörüne Genel Bakış

    Bilişim teknolojileri, bilgisayar ve iletişim teknolojilerinin birlikte kullanılmasıyla oluşturulmuş, bilgiye ulaşılmasını ve bilginin oluşturulmasını sağlayan her türlü görsel, işitsel basılı ve yazılı araçları içinde barındıran sistemlerdir. Bilginin toplanmasını, işlemesini, depolanmasını, ağlar aracılığı ile bir yerden bir yere iletilmesini sağlayan iletişim ve bilgisayar teknolojilerini de kapsayan bütün teknolojiler “bilişim teknolojisi” olarak adlandırılmaktadır.

    Dünyada bilgi ve iletişim pazarı büyüklüğü 2020 yılında 2,2%’lik küçülmeyle 3,8 trilyon dolar seviyesine gerilerken, bilgi teknolojileri pazar büyüklüğü 0,2%, iletişim teknolojileri pazar büyüklüğü ise 4% oranlarında küçülme göstermiştir. Global bilgi ve iletişim pazarının büyüklüğünün 2021 yılında %8,4 büyüme ile 4,1 trilyon dolar seviyesine ulaştıktan sonra yıllık %5,3 büyüme ile 2025 yılında 5 trilyon dolar büyüklüğe ulaşacağı öngörülmektedir.

    Pandeminin de etkisiyle son yıllarda dünyada uzaktan çalışma, uzaktan eğitim ve telekonferans uygulamalarına olan ihtiyaç ve talep ciddi bir şekilde artış göstermiş, bilgi ve iletişim sektörünün dünya üzerindeki dönüşüm süreci hızlanmıştır. Dünyada e-ticaretin ve buna paralel olarak internetten yapılan kartlı ödemelerin hızlı büyümesinin bilgi teknolojileri pazarında donanım, yazılım ve hizmet alt sektörlerindeki harcamaları desteklemesi beklenmektedir.

    TÜBİSAD bilgi ve iletişim teknolojileri sektörü 2021 yılı pazar verileri raporuna göre Türkiye’de bilgi ve iletişim sektör büyüklüğü 2021 yılında TL cinsinden bir önceki yıla kıyasla 36% artışla 266 milyar TL’ye ulaşmıştır. Yıllık büyüme oranının geçmiş yıllara kıyasla yüksek seviyede gerçekleşmesinin en büyük tetikleyicisi de yıllık 149% büyüme oranı ile teknokentlerin cirosundaki artış olmuştur. 2020’de 26,9 milyar dolar olan pazar büyüklüğü, 2021 yılında 29,9 milyar dolara ulaşmıştır.

    Pazar büyüklüğündeki değişim incelendiğinde iletişim teknolojileri %26’lık büyüme ve 151,4 milyar TL’lik hacim ile pazarın 57%’sini oluşturmaktadır. Bilgi teknolojileri 59% büyüyerek 114,5 milyar TL’ye ulaşmış ve pazar payının 43%’üne sahip olmuştur.

    Yerli ürünlerin ağırlığı bilgi teknolojileri içerisinde en fazla yazılım kategorisinde ortaya çıkmıştır. Yerlilik oranı, bilgi teknolojileri yazılım kategorisinde 82%, bilgi teknolojileri hizmet kategorisinde ise 69% olarak belirlenmiştir. Türkiye’deki bilgi ve iletişim teknolojileri sektöründe Cisco, Microsoft, ZTE, Türk Telekom, Turkcell, Huawei, IBM ve SAP pazardaki en büyük oyuncular olarak yer almaktadır.

    Bilgi, İletişim ve Teknoloji İhracatı

    Sektörde, 2021 yılında bir önceki yıla kıyasla 58%’lik artışla 17,5 milyar TL’lik ihracat gerçekleştirilmiştir. Kategoriler arasındaki dağılımlara göre ise en büyük payı geçen sene olduğu gibi BT yazılım almış, bu kategorideki ihracat 62% oranında büyüyerek yaklaşık 15 milyar TL’ye ulaşmıştır. Kategoriler arasındaki dağılımlara göre, en büyük payı yine BT yazılım aldı. Bu kategorideki ihracat yüzde 62 artarak 15 milyar TL’ye ulaştı.

    Türkiye’nin bilgi ve iletişim teknolojileri sektörü AB, Orta Doğu ve Kuzey Afrika, Asya ve Kuzey Amerika bölgelerine yapılan 2 milyar ABD dolarını aşan ihracatla birlikte ülke ekonomisinin önemli bir parçası haline gelmiştir. Yazılım, donanım, ekipman ve hizmet kategorilerini içeren bilgi ve iletişim teknolojileri sektöründe Türkiye’nin yaptığı ihracatın 70%’ten fazlası ülkenin en çok ihracat yaptığı bölge olan AB’ye gerçekleşmektedir.

    Bilgi, İletişim ve Teknoloji de İstihdam

    2021 yılına gelindiğinde sektördeki toplam istihdam 185 bin kişi olurken büyüme oranı geçen seneki büyüme oranını ikiye katlayarak 14% olarak gerçekleşmiştir. Sektördeki istihdamın 27%’sini kadın çalışanlar oluştururken üniversite mezunu çalışanlar ise 55%’lik bir orana sahiptir.

    Bilgi, İletişim ve Teknoloji de Fırsatlar ve Riskler

    Bilgi, iletişim ve teknolojinin fırsatları

    Gelecekte bilgi ve iletişim teknolojileri sektöründe dünyanın önde gelen ülkelerinden biri olabilmek adına ucuz iş gücünün değil, yüksek teknolojili her türlü üretimde temel üretim modellerini sağlayan sağlam mühendislik, matematik, fen bilimleri ve endüstriyel eğitimin teşvik edilmesi ve yaygınlaştırılması gerekmektedir.

    Bunun yanı sıra, tek başına teknoloji üretmek de sektörde dünya devi olmak için yeterli olmamaktadır. Toplum tarafından bilgi ve iletişim teknolojilerinin doğru kullanımını sağlayan sosyal bilimlerle desteklenen eğitimlerle, sanatla bir arada oluşturulacak harmoni de ihraç edilebilecektir. Böylelikle evrensel bağlamda kabul görecek değerler üretmek mümkün olabilecektir.

    COVID-19 pandemisi döneminde, 2020 yılında bilgi ve iletişim teknolojileri sektörü büyüme oranı yaklaşık 22% olarak gözlemlenmiştir. Değişen tüketici alışkanlıklarının etkisiyle dijitalleşme süreci ivme kazanmıştır. Gelecek yıllarda bulut bilişim, 5G ve ötesi bağlantı teknolojileri, yapay zekâ, büyük veri, siber güvenlik ve blokzinciri teknolojilerinin sektörde ön planda yer alması ön görülmektedir. Bu doğrultuda, bahsedilen teknolojiler üzerine yatırım yapmak, bir anlamda geleceğe yatırım yapmak anlamına gelmektedir.

    Bilgi, iletişim ve teknolojinin riskleri

    Özellikle son yıllarda ciddi bir artış gösteren dijital beyin göçü nedeniyle iç sektörde oluşan kalifiye eleman açığının sadece sektörün performansını değil, ülke ekonomisini de dijitalleşmenin çarpan etkisi nedeniyle olumsuz etkileme riski mevcuttur.

    Covid-19 ile birlikte teknolojinin tüm süreçlerdeki hayati rolü bir kez daha ön plana çıkmıştır. Pandemi nedeniyle özellikle şirketlerdeki dijital dönüşüm hız kazanmış; planlar beklenenden aylar ve hatta yıllar önce uygulamaya koyulmaya başlanmıştır. 5G, yapay zeka, blok zinciri, süreç otomasyonu ve bulut bilişim alanlarında yoğunlaşan yeni ve hızlı yatırımlar da kendi içinde bazı riskler barındırmaktadır.

    Bilgi teknolojileri alanında gerekli yeteneklerin ve becerilerin bulunmaması en önemli sorunların başında yer almaktadır. Yeni çalışma modelleri gibi geleceğe ait operasyonel senaryolara ilişkin öngörüye erişim zorluğu da riskler arasındadır.

    Bir diğer öne çıkan risk ise siber güvenlik ve kişisel verilerin korunmasıyla alakalıdır. Covid-19 sürecinde uzaktan çalışma ve dağıtılmış iş modelleri özel sektörde şirket ve müşteri verilerinin korumasını her zamankinden daha zorlu bir hale getirmektedir. Bunun yanı sıra, devlet sistemlerindeki hassas verilerin de güvenliği sorgulanmaktadır.

    Ek olarak, tedarik zinciri dayanıklılığı da bir diğer risk olarak belirmektedir. Teknoloji şirketleri uluslararası siyasi gerilimler, yüksek miktardaki korumacılık, yeni gümrük vergileri ve olumsuz yönde revize edilen ticaret anlaşmaları nedeniyle tedarik zincirlerinin sürekliliği konusunda ciddi riskler barınmaktadır.

    Scroll to Top
    Mesaj Gönder
    💬 Yardım İster Misiniz?
    Merhaba,
    Yardımcı olmamızı ister misiniz?
    0312 511 33 66